18 Ocak 2016 Pazartesi

              HEP SONRADAN MI GELİR AKIL BAŞA, HEP SONRADAN


EVEETT! Çook uzun zaman olmuş yazmayalı; yazamayalı daha doğrusu...

En hayran olduğum şey; bir şeyi, birini o anda unutup gidip yoluna devam edan insanlar...

Yapamadığım birkaç şeylerin en başında gelir; unutup gitmek. 
Mesleğim gereği gün içinde bir sürü insanla iletişim halindeyim. 72,5 insan var derler ya hani, işte bir kısmını şıp diye tanıyıveriyorum. Artık birisinin ilk bakışta sahte kimlik sahibi olabileceğini, yada nereli olduğunu rahatlıkla tahmin edebiliyorum. Aslında bu beni korkutuyor. Ben adım atarken sürüklenmek istiyorum; önyargısız, sorgusuz, sualsiz. Yapamıyorum işte.

Bu değil, bu hiç  değil diye devam ediyorum. Aslında 20'li yaşlarımdayım henüz, bu ne olgunluk yahu diye kendimi silkeliyorum bazen...

Gelelim asıl konuya.
Ayakta alkışlıyorum sizi, o anda geride bıraktığınız her şeyi unutup, yeni şeylere çabuk adım atanlar... 
Yapamıyorum. Hakkını verircesine yaşıyorsam nadir sayılanlardandır o. Değer veririm, verilmezse işte o zaman bir Hoşçakal derim uzaklaşırım. İnanmadığım şeylerin içinde olamıyorum.

Bazen iyiki böyleyim diyorum, bazen de şu bahsettiğim kişileri alkışlıyorum içimden...

Son dönemde yakın arkadaşlarımın bitmiş ilişkilerine denk geliyorum. Neden diye soruyorum. 'Melike, dengesiz diyor, ciddi bişeyler tam olacakken, bizim gibi yamuk yapmayan insanları kaldıramıyorlar ve U dönüşü yapıyor' diyorlar. Evet evet doğru yanıt bu; isyanımız kızlı erkekli karşı cins olarak birbirimize... Kaldıramayacağınız ilişkilere başlamayın, frenleyin kardeşim kendinizi...

Yamuk yapmayan kızlara yada erkeklere aşık oluyorsunuz, elde edene kadar 40 çeşit yol. Tam size açılmışken tüm benliğiyle, pat bir bahane doğuyor, ben kaldıramıyorum şeysi. He bu arada işini gücünü bahane edenler de var. Ama yemezler, karşındaki kız sana zaten diyor, 'Ne olursa olsun yanımdayım diye'.Bu bahane de işlemediğinde başlıyor o zaman 'ben bir ciddi ilişkiye hazır değilim' demeler. Tam da bu sırada, ağzının ortasına bir tane çakmak istersin ama yapamazsın işte.

Şimdi birkaç yıl sonrasına sarıyoruz kaseti...
Whatsapptan bir mesaj gelir, Nasılsın diye. 

Birkaç yıl onunla bununla gezer, tüketir her şeyi. Çevresinde gezip tozabileceği bir kız kalmamıştır, e en dürüst diye adlandıracağı da sendirsin ve başlar bir mesaj atmaya. İşte bu Nasılsın bunları içeriyordur ama yemezler canısı.

Bu tutmaz bitanesi olmaz. Asıl sorun sendedir, olmamışsın sen. Sen sadece başkasına ait olan şeyleri sevmekle idare et hayatı. Asla senin olmayacak şeylerle yani.

YİNE DE, Ne olursa olsun en sonunda bir soru takılıveriyor insanın aklına 
Hep Sonradan mı gelir akıl başa, hep sonradan...


Sevgiyle kalın...

Melike